Saçtığı Işıkla Herkese İlham Veren 7 Güçlü Kadın

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü yaklaşıyor. Bu yıl da, tıpkı öncekiler gibi, cinsiyet eşitliğinin olduğu, ön yargıların, klişelerin ve ayrımcılığın olmadığı bir dünya hayal ediyoruz.

Biz de bu özel günü en iyi şekilde anmak için benzersiz yetenekleriyle ön yargıların üstesinden gelen inanılmaz kadınlara dikkat çekmek istiyoruz. Çünkü bu ilham verici hikayeleri öne çıkarmak ve kadınların başarılarını kutlamak, kadınları güçlü kılan ve eşitliği savunan, çeşitlilik içeren, kapsayıcı bir dünya tasavvur etmemizi sağlıyor. İşte ışığıyla herkese ilham veren o güçlü kadınlardan bazıları:

Afife Jale

Afife Jale, 1902 yılında Kadıköy, İstanbul'da dünyaya geldi. Kendisi, Müslüman Türk kadınların sahneye çıkmasının yasak olduğu bir dönemde, konservatuvar eğitimi alan 5 kadından biriydi.

Tarihler 13 Nisan 1920'yi gösterdiğinde, prömiyeri yapılacak olan Hüseyin Suat'ın Yamalar isimli oyunundaki Emel rolü, oyuncunun tiyatrodan ayrılması nedeniyle oyuncusuz kaldı. Ve bu rolü Jale'nin oynamasını istediler.

Afife Jale, 22 Nisan'da Kadıköy Apollon Sineması'nda (bugünkü Rex) Emel rolüyle sahneye çıkan ilk Türk kadını oldu.

Türkan Saylan

Cüzzam hastalığını bitiren hekim namıyla hatırlanan Türkan Saylan da, şüphesiz hikayesiyle hepimize ilham olan kadınlardan. Kendisi cüzzamla mücadele konusunda verdiği emek ve başarılarıyla Uluslararası Lepra Birliği’nin kurucu üyeleri arasında yer aldı. Tıp dışında eğitim alanında da büyük bir azimle çeşitli çalışmalar yürüttü.

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği çatısı altında, kız çocuklarının eğitimine büyük katkılarda bulundu. Öyle ki eğitim alanında gösterdiği çalışmalar, onu Uluslararası Gandhi Ödülü’nün de sahibi yaptı.

Safiye Ali

Bildiğiniz gibi ülkemizde kadınlara seçme ve seçilme hakkı Cumhuriyet döneminde, 1934 yılında tanındı. Bu tarihten itibaren kadınlar, eşit bireyler olarak hayata dahil olabildiler. Bununla birlikte Anadolu'da kadınların özgürce kendilerini ifade etme mücadelesi çok daha eski tarihlere dayanıyor. İşte Safiye Ali'nin adı tam da bu noktada devreye girmekte.

Safiye Ali, ülkemizde bilim alanında faaliyette bulunan ilk kadınlardan biri. Kendisi Almanya'da eğitim aldıktan sonra ilk Türk kadın hekim olarak tarihe adını yazdırdı.

Halide Edip Adıvar

Türk Edebiyatı’nın önemli isimlerinden Halide Edip Adıvar, toplumsal bilimler alanında önemli çalışmalara sahip. Eserlerinde aşk, kadın psikolojisi, milliyetçilik gibi konulara eğilen Adıvar, gerçekçi edebiyat akımının doğmasına öncülük etmiş bir aydın olarak kabul ediliyor. Kendisi yaşamı boyunca, edebi kişiliğinin yanı sıra siyasi alanda da faaliyetler gösterdi ve akademisyen kimliğiyle bilime önemli katkılarda bulundu.

Afet İnan

Hepimiz onu Mustafa Kemal Atatürk'ün manevi kızı olarak biliyoruz. Aynı zamanda eğitimli kadınların öncülerinden biri olan Afet İnan, Cumhuriyet'in tarih anlayışının şekillenmesine önemli katkılarda bulundu. Türk Tarih Kurumu’nun kuruluş çalışmalarında yer aldı ve uzun yıllar kuruma ikinci başkanlık yaptı. Bu güçlü kadın, yaşamının sonuna dek, sosyal bilimlerin gelişmesine katkılarda bulunmayı sürdürdü.

Selma Rıca Feraceli

Selma Rıza, 1897 tarihli romanı Uhuvvet ile Türk Edebiyatı’nda farklı bir yere sahip. Kendisi ayrıca, yaşadığı dönemde, kadın hakları üzerine ciddi uğraşlar verdi. Osmanlı kadınları için özel okullar açılmasını talep etti ve uzun bir mücadele sonunda ilk yatılı kız listesinin açılmasını sağladı. Toplumsal olaylar konusundaki duyarlı kimliği ve bunu gazetelere taşıması, kendisinin ayrıca ilk Türk kadın gazeteci unvanını almasını sağladı.

Eylem Elif Maviş

Gördüğünüz gibi, kadınlar birçok farklı alanda, geçmişten bugüne sayısız başarıya imza attılar. İşte Eylem Elif Maviş de bir ilki başarmış güçlü kadınlardan bir tanesi. Kendisi Dünyanın en yüksek noktası olarak kabul gören Everest Dağı'na tırmanmak üzere 27 Mart 2006'da Türkiye'den 11 kişilik bir grupla yola çıktı. Ve bu yolculuğun sonunda zirveye ulaşabilen dört dağcıdan biri oldu! Bu zafer onu Everest zirvesine ulaşan ilk Türk kadın dağcı yaptı.

Sümeyye Boyacı

Sümeyye Boyacı, 5 Şubat 2003 tarihinde Eskişehir'de doğdu. Doğumundan itibaren iki kolu olmayan Boyacı, aynı zamanda kalça çıkıklığına sahip bir şekilde dünyaya gelmişti. İlkokul eğitimini özel bir okulda aldı ve ayaklarıyla yazı yazmayı öğrendi. 4,5 yaşında ayağıyla resim yapmayı öğrendi. Kendi ifadesine göre, "gittiği bir akvaryumda gördüğü balıkların kolları olmadan yüzebilmesinden etkilenerek", 2008 yılında yüzmeye başladı...

Sonrasını muhtemelen biliyorsunuz. Genç yaşına rağmen yüzme kariyerinde sayısız başarının sahibi olan Boyacı, Portekiz'de düzenlenen 2022 Para Yüzme Dünya Şampiyonası’nda 50 metre sırtüstü S5 kategorisinde 41.58’lik dereceyle dünya şampiyonu oldu!

Elbette tüm bu hikayeler, mevcut başarı hikayelerinden yalnızca birkaçı. Kadınlar, dünyanın her yerinde, insanlığa ilham olmaya devam ediyor. Hepimiz, kendi hikayemizin kahramanıyız. Şimdiden Dünya Emekçi Kadınlar Günü'müz kutlu olsun!

İlginizi Çekebilir: Kadın Olarak Yıl Boyunca İyi Hissetmenizi Sağlayacak Öneriler