Bayramda İstanbul’un Tarihine Yolculuk: Mutlaka Görmeniz Gereken Yerler

Kurban Bayramı’na sayılı günler kaldı… Bazıları çoktan şehirler arası/ yurt dışı seyahat planlarını yaptı, bazıları ise şimdiden bu tarihlerde İstanbul’un tadını çıkarmanın sabırsızlığını yaşıyor. Bildiğiniz gibi bayram tatilleri, şehri keşfetmek için en ideal zamanlar. Azalan nüfus sayesinde normalde gezmeye fırsat bulamadığınız birçok güzelliği, bu tarihlerde konforlu bir şekilde ziyaret edebilirsiniz. Eğer siz de Kurban Bayramı’nı İstanbul’da geçirmeyi planlıyorsanız bunu bir fırsata dönüştürerek tarihi bir yolculuğa çıkın! Aslında bildiğiniz ama bir türlü yeterince zaman ayıramadığınız sayısız güzellik, şehrin tarihi sokaklarında sizi bekliyor.

Kurban Bayramı ne zaman?

2022 yılında Kurban Bayramı, 9 Temmuz Cumartesi- 12 Temmuz Salı tarih aralığına denk geliyor. Şimdilik bayram tatilinin aynı haftanın kalan günleriyle birleştirilmesi yönünde alınan resmi bir karar yok. Dolayısıyla bayram tatilinin 5 gün olacağını söyleyebiliriz.

Kurban Bayramı tatilinde İstanbul’da gezilecek tarihi yerler hangileri?

Bayram tatilinde İstanbul’da yapabileceğiniz çok fazla şey var. Şehrin sokaklarında tarihi bir yolcuğa çıkmak için aşağıdaki önerilerimize göz atmayı deneyin.

• Galata Kulesi

İstanbul’un sembollerinden biri olan Galata Kulesi, aynı zamanda dünyanın en eski kulelerinden biri. 2013 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne dahil edilen bu harika yapıya daha önce çıkmadıysanız bayram tatili sizin için harika bir fırsat.

Tarihinden kısaca bahsetmek gerekirse Galata Kulesi, ilk olarak Bizans İmparatoru Justinianus tarafından MS 507- 508 yıllarında inşa edildi. Günümüzdeki halini, 1348- 49 yıllarında Cenevizliler tarafından yeniden yapılmasıyla aldığını biliyoruz. Bizans İmparatorluğunun son dönemlerinde, Galata Bölgesi Cenevizlilere tahsis edildiği için Haliç kıyılarına tepeden bakan bir kule yaptırmak istediler. Bu güzel kule, Osmanlı Döneminde ise yangınlara müdahale edebilmek amacıyla bir gözlem kulesi olarak işlev gördü. 17. yüzyılda Hezarfen Ahmet Çelebi, burada uçuş denemeleri yaptı; tahtadan kanatlarını sırtına bağlayarak ilk uçuşunu gerçekleştirdi. Bu olaydan sonra Galata Kulesi’ne duyulan ilgi daha da arttı…

Galata Kulesi’ni ilginç kılan şey yalnızca tarihi ve eşsiz manzarası değil. Bir Roma efsanesine göre Galata Kulesi’ne ilk kez birlikte çıkan çiftler, mutlaka evlenirlermiş! Eğer o çiftin kaderinde evlilik yoksa da mutlaka bir aksilik çıkar ve kuleye çıkamazlarmış. Doğru mudur bilinmez ama böyle bir niyetiniz varsa, denemeye değer deriz. J

Haftanın tüm günlerinde ziyarete açık olan Galata Kulesi’ni 08.30-23.00 saatleri (Gişe kapanış saati 22.00) arasında dolaşabilirsiniz.

• Yerebatan Sarnıcı ve Şerefiye Sarnıcı

İstanbul’un mutlaka görülmesi gereken tarihi güzelliklerinden bir diğeri, Yerebatan Sarnıcı. Bu büyüleyici yer de Bizans İmparatoru Justinianus döneminde inşa edildi. İnşa edilme amacı Sultanahmet bölgesinde bulunan yönetim binaları ve Büyük Saray’a su sağlamaktı. Bizans döneminde şehir sürekli kuşatıldığı için su depolamak büyük önem taşıyordu; bu nedenle şehrin altına yüzlerce büyüklü küçüklü sarnıç inşa edilmişti…

Eğer daha önce görmediyseniz Yerebatan Sarnıcı’nı mutlaka görün deriz; ancak girdiği restorasyon nedeniyle ne yazık ki bir süre daha kapalı. Yine de üzülmeyin; yakınlarında yer alan ve bir süre önce ziyarete açılan Şerefiye Sarnıcı da mutlaka görülmesi gereken güzelliklerden. Şerefiye Sarnıcı’nı haftanın her günü 09.00- 19.00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz. 600 yıllık tarihiyle dikkat çeken sarnıç, aynı zamanda dünyada 360 derece mapping sisteminin entegre edildiği en eski yapı olma özelliği taşıyor. Sarnıcın mistik atmosferinde her gün yaşanan bu muhteşem görsel şölenin ilk seansı 09.00’da son seansı 19.00’da gerçekleştiriliyor. Saat başı yakalayabileceğiniz gösterimlerin yaklaşık 10 dakika sürdüğünü de unutmadan ekleyelim.

• Kız Kulesi

Hikayesi asırlardır dilden dile dolaşan, iki kıtanın tam ortasında yer alan, İstanbul’un en güzel sembollerinden biri olan Kız Kulesi’ne bu listede yer vermemek haksızlık olur. İstanbul’un en güzel fotoğraflarında başrolü kimseye kaptırmayan Kız Kulesi, bayram tatilinde İstanbul’da gezilecek en güzel yerlerden biri. İstanbul’un tarihine tanıklık etmiş bu güzel kulenin birçok efsanesi var. En bilinen hikayesi ise; yılanlı kule. Kral, çok sevdiği kızının bir yılan tarafından sokularak öldürüleceğini öğrendikten sonra denizin ortasında bir kule inşa etmek ve kızını burada korumak istemiş. Kuleyi yaptırdıktan sonra kızını buraya yerleştirmiş. Ancak, kehanetten kaçamayan prenses, kuleye gönderilen üzüm sepetinden çıkan yılan tarafından öldürülmüş. Hikaye öyle uzun yıllar anlatılmış ki, yılanın prensesi öldükten sonra bile rahat bırakmadığı, tabutunda iki delik açtığı da konuşulmuş…

Kulenin bir diğer çok bilinen hikayesi ise Leandros’un aşkı. Efsaneye göre Leandros ve Hero birbirlerine çok aşıktırlar, ancak aralarında aşılamayan bir deniz vardır. Leandros, bir gece kulede yanan ışığı görür ve sevdiği Hero’nun onu çağırdığını düşünerek kendini dalgaların arasına atar. Ancak, ışığı yakan Hero değil, onların aşkına engel olmak isteyen düşmandır ve Leandros denize atladığında ışığı söndürerek boğazın sert sularında ölümüne sebep olur. Hero da bu acıya dayanamayarak kendini kuleden aşağı atar ve iki aşığın anısına kulenin olduğu yere bir deniz feneri yaptırılır…

Hangisine inanmak istediğiniz elbette ki size kalmış. 😊 Ama hikayesi ne olursa olsun, kesinlikle görülmeye değer bu kuleyi, kıyıdan tekne ile ulaşım sağlayarak 09.00-19.00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz. Dilerseniz eşsiz boğaz manzarasına karşı kulenin en tepesinde yer alan restoranda romantik bir akşam yemeği ile de ziyaretinizi taçlandırabilirsiniz.

• Ayasofya Müzesi

Ayasofya Müzesi, 1500 yılı aşan tarihi ve benzersiz görkemiyle şehrin en güzel yapılarından biri. Bu önemli tarihi yapı da yine MS 537 yılında Bizans (Doğu Roma) İmparatoru Justinianus tarafından inşa edildi. İnşa edildiği tarihten itibaren 1000 yıldan daha uzun bir süre “dünyanın en büyük ibadethanesi” olarak kullanıldı. 900 yıl kadar kilise, 500 yıl kadar camii olarak hizmet verdiğini biliyoruz. Elbette Ayasofya’nın özellikleri bunlarla da sınırlı değil.

Yapının inşası sırasında kullanılan mimari teknikler, Orta Çağ’ın öylesine ötesindeydi ki yüzyıllar boyu aşılamadı ve çeşitli efsanelere konu oldu. Şimdilerde de dünyanın dört bir yanından gelen meraklı ziyaretçiler tarafından yoğun ilgi görmeye devam ediyor.

Ayasofya Müzesi, bildiğiniz gibi bir süre önce yeniden camii olarak ziyarete açıldığı için haftanın her günü, 05.00- 22.30 saatleri arasında görülebilir. Bununla birlikte buradaki bir ritüeli de sizinle paylaşmak isteriz. Efsaneye göre içeride yer alan dilek sütununda dilenen tüm dilekler gerçek oluyor. Dilek dilemek için başparmağınızı sütuna sokarak saat yönünde bir tam tur döndürmelisiniz. Ardından dileğinizi söyleyin. Kim bilir, belki de gerçekten dileğiniz gerçekten olur!

• Topkapı Sarayı Müzesi

Şehrin mutlaka görülmesi gereken bir diğer tarihi yapısı elbette Topkapı Sarayı. Bu görkemli saray, İstanbul’un fethinden sonra 1461 yılında inşa edilmeye başlandı; yaklaşık 17 yıl sonra 1478 yılında hizmete açıldı. Fatih Sultan Mehmet’in isteği üzerine saray, padişahın devlet işlerini yürüteceği bir kışla- saray olarak kurgulandı, uzunca bir süre de böyle kaldı. Kanuni Sultan Süleyman döneminden itibaren Hürrem Sultan’ın etkisiyle Harem Dairesi, Topkapı Sarayı’na taşındı… Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan sonra 3 Nisan 1924 yılında ise müze haline getirildi.

Yani Topkapı Sarayı, Cumhuriyet'in ilk müzesi olma özelliğini taşıyor. Günümüzde yaklaşık 300.000 metrekarelik bir alanı kaplayan Topkapı Sarayı yapıları, mimarisi, koleksiyonları ve arşiv belgeleri ile dünyanın en büyük saray-müzelerinden biri.

Topkapı Sarayı’nı gezmek için birkaç saatinizi ayırmalısınız. Çünkü içeride dikkatle incelemek isteyebileceğiniz pek çok detay bulunuyor. Sarayı pazartesi günleri dışında, haftanın her günü 09.00- 18.00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.

• Süleymaniye Camii

İstanbul’da mutlaka görmeniz gereken tarihi güzelliklerinden biri de Süleymaniye Camii. Osmanlı’nın en ünlü mimarı Mimar Sinan tarafından inşa edilen yapı, şehrin en büyük tarihi camisi olma özelliği taşıyor. Kanuni Sultan Süleyman için inşa edilen yapının, konumu itibariyle Haliç ve Boğaz’a kartal yuvası misali yüksek bir noktadan baktığını biliyoruz. Dolayısıyla dış avlusundan bile mükemmel bir şehir manzarası sunuyor.

Siz de bu eşsiz yapıyı bayram tatilinde ziyaret etmeyi unutmayın. Süleymaniye Camii’yi haftanın her günü 08.00- 21.30 saatlerinde ziyaret etmek mümkün.

• Dolmabahçe Sarayı

İstanbul’un en görkemli tarihi yapılarından biri de hiç şüphesiz Dolmabahçe Sarayı. Saray, 19. yüzyılda Balyan Ailesi tarafından Avrupai bir tarzda inşa edildi. Osmanlı’nın son yıllarında başka saraylar inşa edilmiş olsa da Dolmabahçe Sarayı, daima devletin gücünü temsil eden ana saray olarak kaldı. Türkiye Cumhuriyeti‘nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, ilk konuşmasını burada yaptı. Bildiğiniz gibi Dolmabahçe Sarayı aynı zamanda Atatürk’ün vefat ettiği yer, odasını ise halen müze olarak görmek mümkün.

Dolmabahçe Sarayı’nı pazartesi günleri hariç haftanın her günü 09.00- 18.00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz. Saray’ın Kurban Bayramının 1. günü kapalı olduğunu da belirtelim.