Yaşam Alanlarında Minimalizm: Hayatınızı Sadeleştirecek Öneriler

Günümüz dünyasının adeta bir tüketim çılgınlığına döndüğü konusunda muhtemelen pek çoğumuz hemfikiriz. Gelişen teknoloji, değişen ihtiyaçlar, konfor ve rahatlığın ön plana çıkışı, zamandan tasarruf sağlayan ürünlerin artması derken günden güne farkında olmadan etrafımızı daha fazla eşya ile sarıyoruz. Buna hızlı modanın etkisiyle git gide artan giyim alışverişleri de dahil.

Ancak bu artan satın alma eylemleri ve buna bağlı olarak kalabalıklaşan dolaplarımız, evlerimiz, kendimizi daha yorgun, daha stresli hissetmemize neden olabiliyor. Ve bu kaotik ortamda, minimalizm huzurlu, dengeli ve sade bir yaşam sürmenin kapılarını aralıyor. Siz de yaşam alanlarınıza sadelik getirmek ve mutluluğunuzu artırmak istiyorsanız, işte işinize yarayacak ipuçları…Formun Üstü

Minimalizm nedir, ne değildir?

Minimalizm, sadece sahip olduğumuz eşyaları azaltmak ile ilgili bir kavram değil; aynı zamanda zihnimize, yaşam alanlarımıza daha fazla sadelik, kolaylık ve konfor katmak için etkili olan bir araç, dengeli bir yaşam tarzı. Yaygın kanıların aksine;Formun Altı minimalizm, ihtiyaç duyulan eşyalardan mahrum kalmak anlamına gelmez; ihtiyaç duyulan şeylere sahip olup, gereksiz olan her şeyin hayatımızdan çıkması anlamına gelir. Ve yine yaygın olan bir inanıştan farklı olarak ‘minimalist’ olmak için belli başlı eşyaları, ürünleri satın almak da gerekmez. Minimalizmin katı kuralları yoktur; her birey kendi yaşam tarzına, ihtiyaçlarına göre kendince minimalist yaklaşımlar benimseyebilir.

Yaşam alanlarınızı arındırmak, zihninizdeki gereksiz yüklerden kurtulmak, hayatınızdaki fazlalıkları çıkarmak ve daha huzurlu bir yaşama kavuşmak için kendi minimalizm anlayışınızı uyarlayabilirsiniz. Bunu nasıl yapacağınızdan, daha doğrusu nereden başlayacağınızdan emin olamıyorsanız, aşağıdaki adımlardan ilham alabilirsiniz.

Nereden başlamalı?

Aslında nereden başlamalı ya da ‘Nasıl minimalist olunur?’ gibi soruların çok net ve kesin cevapları yok. Ancak hemen hemen her yaşayış biçimine kolayca uyarlanabilecek birtakım adımlar var. İşte o adımlardan bazıları:

• İlk adım, sahip olduğunuz tüm eşyaları gözden geçirmek ve gerçekten ihtiyacınız olanları belirlemek. Kullanmadığınız veya size mutluluk getirmeyen eşyaları bağışlayabilir, satabilir veya çevrenizdekilere hediye edebilirsiniz. Bunu yaparken işinizi kolaylaştırmak için kutulardan yararlanabilirsiniz.
• Örneğin, başlangıç olarak üç kutu edinebilirsiniz. Birine kesinlikle kalması gerekenleri, birine hızlıca elden çıkarmaya karar verdiklerinizi, diğerine de kararsız kaldıklarınızı koyabilirsiniz.
• Elbette tüm eşyalarınız için tek seferde bu ayrımı yapamayabilirsiniz, bu hem çok zaman gerektirir hem de sizi çok yorar. Onun yerine adım adım odalarınızdan başlayabilirsiniz. Örneğin, daha pratik olacağını düşünüyorsanız ilk önce banyodan başlayabilir, burada eleyebileceğiniz eşyalar olup olmadığına karar verebilirsiniz.
• Daha sonra salon, çalışma odası, çocukların odası gibi adım adım ilerleyebilirsiniz. Giysi dolabınıza ayrı bir gün ayırmak isteyebilirsiniz, çünkü kıyafetleri elemek genelde daha zor bir karar verme süreci gerektiriyor. Dilerseniz bu konuda Çabasız Şıklık İçin Yaz Aylarına Uygun Kapsül Gardırop Oluşturma Rehberi yazımızdan da ilham alabilirsiniz.
• Benzer şekilde evin genellikle en kalabalık yerlerinden biri olan mutfağı da sona bırakabilirsiniz. Kendinizi zorlamadan, kolaydan zora doğru yaşam alanlarınıza adım adım sadelik getirebilirsiniz.
• Her şeyi bir anda değiştirmeye çalışmak yerine parça parça ilerlediğinizde hem süreci kendiniz için daha keyifli bir hale getirebileceksiniz hem de kendinizi birden çok yormadan ilerleyebileceksiniz.
• Basit alışkanlıklar edinmeye çalışın. Örneğin, her gün birkaç dakikanızı düzenlemeye ayırarak yaşam alanlarınızın daha sade ve huzurlu kalmasını sağlayabilirsiniz.
• Kendi kurallarınızı koymayı deneyin. Satın aldığınız her bir kıyafet için gardırobunuzdan bir şey eksiltebilirsiniz ya da yeni bir kupa aldıysanız, mutfağınızda bulunan kupalardan birini arkadaşınıza hediye edebilirsiniz. Sizin için en verimli olacak kuralları kendiniz belirleyebilirsiniz.
• Minimalizm bir hedef değil, bir süreçtir. Dolayısıyla sadece sonuç odaklı olmak yerine bunun bir süreç olduğunu kendinize hatırlatın. Bu sayede hem motivasyonunuzu koruyabilir hem de minimalizmin sürdürülebilir olması gerektiğini daha iyi kavrayabilirsiniz.
• Son olarak minimalizmin çevresel sürdürülebilirlik açısından da çok önemli olduğunu unutmayın. Daha az tüketmek, daha az satın almak, daha az karbon ayak izine neden olur, dolayısıyla doğaya olan zararı da azaltır ve kaynakların daha verimli bir şekilde kullanılmasına yardımcı olur.

Hem kendiniz hem de dünyamız için minimalist bir yaşam tarzını benimsemek, hayatlarımıza sadelik ve huzur getirirken doğanın dengesinin korunmasına da destek olur. Bu yolculukta attığınız her adım, sizi daha sade ve anlamlı bir hayata bir adım daha yaklaştıracaktır. Öyleyse, bugünden başlamaya ne dersiniz?