Kraliçe II. Elizabeth’in Ölümü ve Uzun Yaşam Sırları

Tüm dünya basınını etkisi altına alan ve yerel medyada da kendine ciddi bir yer edinen Kraliçe Elizabeth’in ölümü, şüphesiz ki herkesi şaşkına çevirdi. 8 Eylül 2022 tarihinde, 96 yaşında Balmoral Kalesi’nde dünyaya gözlerini yuman II. Elizabeth’in ölümünden sonra ne olacağı tüm dünyada merak uyandırdı. Kraliçenin cenaze töreni, tahta kimin geçeceği, kraliyet ailesinde neler yaşanacağı merakla bekleniyordu.

Bir yandan da neredeyse her davranışıyla, yaptığıyla, giydiğiyle dikkat çeken Elizabeth’in bu uzun ve aktif yaşamının sırrının ne olduğu, kraliyet üyelerinin uzun yaşamlarının ardındaki gerçekler herkes tarafından merak edilmeye başlandı. Öyleyse gelin dünden bugüne Kraliçe’nin yaşamına, suların bir türlü durulmadığı kraliyet ailesinde neler olduğuna ve sağlıklı, uzun bir yaşamın sırlarına yakından bakalım.

Kraliçe Elizabeth’in Yaşamı

Kraliçe Elizabeth ismiyle tanınan Elizabeth Alexandra Mary Windsor, 21 Nisan 1926 tarihinde Londra’da doğdu.  Kral VI. George’nin büyük kızı olan kraliçe Elizabeth, babasının ölümünden sonra tahta geçti ve 1952 yılından 2022 yılına kadar tam 70 yıl boyunca tahtta kalarak, en uzun süre hüküm süren İngiliz Hükümdarı ve Kraliçesi oldu.

1974 yılında hayatını birleştirdiği Edinburgh Dükü Philip ile olan evliliğinden Charles, Anne, Andrew ve Edward isimli dört çocuk dünyaya getirdi. Charles, en büyük çocukları ve tahtın olası ilk varisiydi. Bugün tüm dünya basınının yakından takip ettiği Prens William ve Prens Harry, Charles’in Diana Spencer ile olan evliliğinden dünyaya geldi. Bu evlilik ve Prenses Diana’nın yaşamı yıllarca mercek altına alındı. Çift, 1996 yılında boşandı ve Charles, 2005 yılında Camilla Parker Bowles ile evlendi.

Kraliçe’nin Cenaze Töreni Ne Zaman?

8 Eylül 2022’de ölüm haberi tüm dünyada hızla yayılan 2. Elizabeth’in naaşı 11 Eylül günü özel olarak düzenlenen bir törenle Edinburg’a; oradan da 12 Eylül’de tören alayı eşliğinde halkın 24 saat boyunca ziyaret edebilmesi için St. Giles Katedrali’ne getirilecek. 13 Eylül günü ise kraliçenin tabutu Kraliyet Hava Kuvvetleri’ne ait bir uçak ile İngiliz hükümdarlığının resmî konutu Buckingham Sarayı’na getirilecek. 14 Eylül’den sonra 18 Eylül tarihine kadar Westminster Hall’da Kraliçe’nin naaşı katafalkta duracak ve halkın ziyaretine açık olacak. Basında yer alan bilgilere göre yüzbinlerce insanın bu dört gün boyunca Kraliçe’yi ziyaret etmesi bekleniyor.

Öte yandan, olaylı bir şekilde kraliyet ailesi ile bağlarını koparan ve magazin gündeminden hiç düşmeyen Kraliçe’nin torunu Prens Harry ile eşi Meghan Markle de Mart 2020'den beri ilk defa Prens William ve Kate Middleton ile bir araya gelerek Kraliçe için özel olarak düzenlenen törenlere katıldı. Törenlere başta Prens Charles ve eşi Camilla olmak üzere, kraliçenin tüm çocukları ve çeşitli ülkelerin üst düzey yöneticileri de katılım sağladı.

Kraliçe’nin hala hazırlıkları devam eden resmi cenaze töreni ise 19 Eylül tarihinde gerçekleşecek ve 19 Eylül günü Birleşik Krallık’ta resmi tatil ilan edilecek. Dünyanın dört bir yanından ülke liderlerinin de cenaze törenine katılması bekleniyor.

Iı. Elizabeth’ten Sonra Tahtta Kim Olacak?

Elizabeth’in en büyük oğlu ve tahtın varisi olan Charles, tam adı ile Charles Philip Arthur George Mountbatten-Windsor, tahtın yeni sahibi. Annesinin en uzun süreli tahtta kalan Kraliçe olmasından dolayı en uzun veliaht prensi olan Charles, aynı zamanda Birleşik Krallık tarihinin görevde bulunan en yaşlı prensi. Tahtın yeni ismi, Kraliçe’nin en büyük oğlu, 73 yaşındaki Charles, artık Kral III. Charles olarak Kraliyet’in başında olacak. Eşi, Galler Prensesi Camilla da Birleşik Krallık'ın konsort kraliçesi olarak hayatına devam edecek.

Peki, gelelim kraliyet ailesinin bu uzun yaşamlarının ardındaki sırlara… Kraliçe’nin 96 yıl süren uzun yaşamı, yeni Kral Charles’ın bu yaşına kadar aktif ve zinde kalması, geçmişteki kraliyet üyelerinin sağlıklı hayatları… Hepsinin ortak bir sırrı olabilir mi?

Kraliyet Üyelerinin Uzun Yaşam Sırları

Kraliyet ailesinin uzun ve sağlıklı yaşamlarının ardında genlerin olduğu su götürmez bir gerçek. Belli ki birçoğu uzun yaşıyor. Ancak, uzun ve yaşamın sırrı elbette ki yalnızca genetik değil. Yaşam tarzı, egzersiz ve beslenme de oldukça önemli.

Düzenli egzersiz

Kraliyet üyelerinin fit görünümleri ve farklı spor dallarına olan ilgileri mutlaka dikkatinizi çekmiştir; bir de yürüyüşü çok sevdikleri. Kraliyet Ailesi’nin İskoçya’da kaldıkları zamanlarda doktorları olan Sir Ian Hill’in söylediğine göre, uzun yürüyüşler, Kraliyet üyelerinin en favori etkinliğiydi. Ayrıca Kraliçe, atlara olan sevgisiyle tanınırdı. Ata binmenin, sağlık açısından birçok fayda sağlaması, üstelik stresi azaltmaya da yardımcı olması uzun ve sağlıklı yaşamın bileşenlerinden biriydi.

Sık ve az yemek

Kraliyet Ailesi’nin beş çayı ikramlarını bilmeyen yoktur. Kraliçe Elizabeth’in de en sevdiği öğünlerden biri olduğu düşünülen beş çaylarındaki sandviç, kek, çörek ve çay aslında birçok beslenme uzmanının da tavsiye ettiği gibi az ve sık yemenin hatırlatıcısı. Birçok kaynakta belirtildiğine göre, Kraliçe en küçük kek parçasını alır ve çayını yudumlarmış. Yani, küçük öğünlerle ama gün içinde sık saatlerde beslenmek, sağlıklı ve uzun yaşamı destekleyebilir.

Cilt bakımı

Kraliyet Ailesi’nin, özellikle de kadın üyelerinin ciltlerinde ışıltıya mutlaka dikkat etmişsinizdir. Cilt bakımlarını aksatmadıkları kesin. Peki ama nasıl? Kraliçe’nin çok pahalı cilt bakım ürünlerine sıcak bakmadığı biliniyordu. Önemli olan düzenli ve cilde dost bir bakım ve mümkün olduğunca az makyajdı. Kraliçe, fazla makyajlı görünmezdi ve cildine iyi bakardı. Cildi yormamak, sağlıklı ve genç görünümlü bir cildin sırrı olabilir. Üstelik, Prensesler’in de ağır makyajdan kaçındığı ve daha çok doğal görünümü önemsediğini fark etmiş olabilirsiniz.

Zihinsel sağlık

Kraliçe Elizabeth de diğer Kraliyet Üyeleri gibi çok yönlüydü ve eğitimden politikaya spordan kültüre birçok farklı konuyla ilgilenirdi. Uzmanlara göre, sürekli eğitim, akıl sağlığını destekleyici alışkanlıklar, okumalar, araştırmalar, beyni zinde tutuyor; haliyle Saray’da olup bitenlerle ilgilenmenin yanı sıra anayasal düzenlemeler de Kraliçe’nin zihnini canlı kılıyordu. Sağlıklı ve uzun yaşam için anlaşılacağı üzere aktif bir zihin de oldukça önemli.

Bonus: Güneşten korunma

Kraliçe’nin renkli, göz alıcı, dikkat çeken büyük şapkalarını hatırlarsınız. Birleşik Krallık ülkelerinde havanın genellikle puslu olmasının yanı sıra Kraliçe’nin sıkça tercih ettiği şapkalarının bir nedeni de güneşten korunma olabilir. Belli ki, güneşin zararlı etkilerinden korunmak da uzun ve sağlıklı bir yaşam için değerlendirilmesi gereken bir durum.